Kayıtlar devamlı olarak editlendiği için blog ismi böyle seçilmiştir ara sıra girip tekrar bakmanızı tavsiye ederim.

16 Ocak 2017 Pazartesi

Re:zero tanıtım inceleme

Re:Zero kara Hajimeru Isekai Seikatsu animesinin incelemesi yorumları tanıtımı...ne derseniz artık.

Re:zero(Animesini bitirdim):

Puanı 
-Hikaye 7/10
-Çizimler 7/10
-Karakterler 6/10
-Karakter gelişimi: 5/10
-Seslendirme/müzikler 7/10
-Plot twist(Ters köşe) 8/10
-Türünün hakkını verme 8/10
7/10

Bunu dinlerken yazıyı okumanız rica olunur


Tanıtım: Asosyal bir otaku roleplay oyuncusunun en büyük hayallerinden biri nedir? Fantazi bir dünyada exkaliburla düşman kesip premses kurtarmak! Evet ama bu anime de prenses sizden kurtarılmayı istemeyecek. Exkaliburunuz yok. Kuul bir havanız yok. Sırtınızdan alınan bir kılıç yarasının utancı hala mevcut. Neyseki özel bir gücünüz var. Bir de bunu beğenmediğinizde çok acı verici bir şey yapmanı yeterli. Basit değil mi? 




Hikaye aşağı yukarı bu kadar. Önce spoilersız bir tanıtım yapalım. Re:zero gerçekten yılın animesi olmaya aday. Eğlenceli bir konsept. Dark yani karanlık türleri sevenlerin ihtiyaçlarını karşılayan olayları var. Benzer yapımların birleşimi olduğu için; zaman yolculuğu, fantastik dünyaya gelme, oyun içine girme...tercih edilecek bir yapım




Loliler var.
Arkaplanı olan Hizmetçi ikizlerimiz var 
Bol bol trajedi var.
Kişilik ve/ ve ya duruş olarak güçlü karakterler var.


Her şeyinden nefret etseniz bile seveceğiniz kısım plot twistleri olacaktır.
Spoiler yorumunda açacağım bu konuyu şöyle spoiler'a göz kırpan bir şekilde özetleyeyim. Kötü şeylerin yanında iyi şeyleri silmekte koyar insana.
Yani o kadar uğraş didin sonunda "haydaaaa" diyebilmeniz muhtemel. Ayrıca karakterin başına gelen bir olay neticesinde onunla birlikte ipuçları toplamak ve olayı çözmeye çalışmak gerçekten eğlenceli


Bazı kısımları artık uzatmak istememesinden kaynaklanan karakterlerin senaryo ilerlemesi adına kişilik eğrileri var. Yani bir yerde her şeyi kesiyor ve sadece "bu olacak kardeşim" demeye getiriyor yazar ama bunu pek çok paralel evren söz konusu olduğu için göz ardı edebilirsiniz


Animeyi neden sevmeyebilirsiniz?
Bazen tüketiciye aptal muamelesi yapabiliyor.
Bence bu kadar her şeyi açıklamaya uğraşmamalıydı. Bazı mantık hatalarının açıklanmaması da var. Mesela en başta bu fantastik dünyaya basitçe adım attığını görüyoruz. Nasıl geldi? Neden geldi? O özel gücünü nasıl kazandı? O gücüne başta tak diye alışıp sonra neden problem çıkarttı? 


Ne vermek istediğini bilen bir yapım ama bazen elini kovaya daldırmak yerine size kepçeyle içinden alıp atıyor. 
Müzikleri güzel. Evreni güzel. Dallanıp budaklanmadan genişliyor ki bu da iyi. Seinen olmanın hakkını da veriyor bana kalırsa. 
Nihayetinde neden bir başyapıt değilde burada toplam 7 ancak myanimelistte 8 verdiğimi anlatacağım spoiler yorumuma geçelim

SPOILER
ŞU AN OKUDUĞUNUZ KIRMIZI YAZILARDAN İTİBAREN SERİ İÇİNDEN BİLGİ VEREN YERLER VARDIR. TAVSİYEM ŞU SATIRLARI OKUMAYI BİTİRMEDEN EN AŞAĞI İNMENİZ.

Baştan başlayalım. Re:zero karanlık(dark) öğeleri fantazi bir evrende toplamış, ana karaktere her öldüğünde bir save noktasına dönmesini sağlayan bir yetenek vermiş bir yapım. Aslında bütün olayı, reklamı da bu zaten. Ama fantastik dünyanın bir kültürü yok. Buradan gitsen sen bile konuşabilirsin dillerini demek ki ama okuma yazman olmayacak... sebep? "Çünkü hikaye bir yerden başlamalı ama değil mi?" peh




Şimdi hemen buradan bu "ölümden dönme" kısmını sorgulayalım. Bu yeteneğin sınırlarını bilmiyoruz. Neden bu gücü açıklamaya çalıştığında cadının kokusu üzerine siniyor yine bilmiyoruz. İnsanlar hiç bilmediği ve sadece duyduğu bir cadıyı sevmeyebilir ama pazarda dahi gezerken kimse dönüp bakmıyor? Büyü canavarları kokusunu alabiliyor ama daha önce hiç bilmediğin bir koku alınca onu tanıyabilir misin? ölümden dönme konusunda ne kadar geriye gidebilir ve ya ne kadar ölme hakkı var bunu da bilmiyoruz. Bu gücün amacı nedir onu da bilmiyoruz.


Karakterler bu yapımın en kötü yanı bana kalırsa. Çünkü fazlasıyla yüzeyseller. Subaru desen klasik shonen ana karakterinden hallice. Sadece bazı klişeleri törpülenmiş o kadar. Aptal ve cıvık davranışlarının yanında senaryo gerektirdiğinde zehir zemberek bir aklı var. Evet bütün olayı bu. Bunu kullanmak içinde aynı olayı bir kaç kere yaşamalı.
Hazır buna değinmişken iyi bir yanına geçeyim. Şimdi diyorsunuz ki nasılsa aynı şeyleri tekrar tekrar yaşıyor ezberler kurtulur değil mi? Hayır işte. Ezberlese bile "nasılsa ölüp geri gelecem bam bam bam" havasında değil. Ölüm acısını tekrar tatmak istemediği için bu gücü mümkün olduğunca az kullanmak isteyen biri. Daha ilk bölümde ölmesine rağmen kendini her fırsatta feda etmek istememesi seriyi klişelikten uzaklaştıran ilk etmen. 


Ölümden dönüşün kötü olayları resetlemesi işin dramatikliğini ciddi anlamda kısıyor. Ancak bunu iyi olaylarında resetlenip bütün çabanın çöpe atılmış hissini yansıtmasıyla kapatıyor. Ana karakterin ölümü asıl numarası ve ölümden korkuyor. Sadece kendisini öldürmeye dair cesaretini işlemeyi bir bölüme ayırmışlar mesela.


Ancak bunca geri dönüş psikolojik olarak gitgide içinde büyüyen bir fidana fidanlar ağaca ağaçlar ormana dönüşüyor. Olayları düzelttiğinin sadece kendisi farkında ve bunu kimseyle paylaşamadığı için pozitif bir aptal ortaya çıkıyor. Ancak gidip 18. bölümde ve öncesinde yaşadığı iliklerimize kadar hissettiğimiz travma ile kapatıyor. İçini dökerken burada karakter, anime bu karaktere "karakter gelişimi" için vakit ayırdığıdan memnun oluyorum. Ancak re:zero tüketicileri bu bölümde subaru'yu Rem denilen hizmetçi kızımızı değilde Emilia'yı seçtiği için çarmıha geriyor resmen.
Halbuki Emilia'ya olan aşkı bu kadar basit olsaydı aşk demezdim ona zaten. Rem'de biliyor bunu onunla gitse sevdiği adamla değil problemlerinden kaçmak isteyen biriyle gitmiş olacak aslında.


Buradan hemen yan karakterlerin yüzeyselliğine geçmek istiyorum. Rem ve Ram en iyi işlenmiş yan karakterler olup bununda aslında tek nedeni kendilerine ait flashback görmemiz. Ancak bunda bile anime tüketiciyi aptal yerine koyarak harcıyor. Önce mavi ve kırmızı şeytan hikayesi, "Şeytan" kelimesi eklenip abartılan sevgi sözcükleri vs...Ya kardeşim masanın üstündeki pembe ve mavi renkli çiçeğe zum yapmaya kadar gitti iş napıyorsunuz siz ya, anladık!


Diğer karakterlerde benzer sorunlardan oluşuyor. Tam karakteri tanıyoruz derken hop başka bir şey giriyor araya onun karakter gelişimi olacaksa da kalıyor orada. Sadece bütün işleri ana karaktere tecrübe yüklemekle kalıyor ya da onu kötü bir durumdan kurtarıyorlar bu kadar.



Emilia var mesela iyi bir kız, yüksek bir ünvan için mücadele etmekte, ana karakter buna aşık onca paylaştığı tecrübeyle. Başka? Bu kadar başka bir kişiliği yok.
Ama en azından "subaru dasketee" gibi çığırdayan biri değil aksine kendisine zarar verdiği için sempati beslemekle sevmek arasında bir yerlerde olmasına rağmen onu kendinden uzaklaştıracak kadar güçlü.



Ana kötü karakterimiz tasarım olarak olmamış. Dindar bir Joker yapalım derken saçma hareketleri olan ve "hadi iğrendirelim de yenilince oh çeksinler" yerine her sahnesini bitse de gitsek hissiyatıyla izlediğiniz bir karakter olmuş

.

SPOILER SONU

Son söz: Tavsiye ederim. Hiçbir şey değilse yılın animesi olmaya aday olduğu doğru ama bana ara sıra yaşattığı heyecandan iyi diyorum yoksa sanmam yani. 
Özetle iyi yanları Zaman yolculuğu, fantastik öğeler, aynı olayları farklı şekillerde yaşayıp evren hakkında daha fazla bilgi almak, her önüne geleni kesip atacak güçte olmayan bir ana karakter, plot twists olup
Yüzeysel karakterler, hikaye boşlukları, sıkana kadar aynı karanlık havayı kullanması, zaman atlamalarından dolayı ana karakterden başka kimsenin ciddi bir şekilde etkilenmeden hayata devam etmesi gerekirken senaryo ilerlesin diye istenilen kalıba sokulmaları kötü yanları.
Bir de devamı varmış. Belki ileride bu sorun olarak gördüğümüz kısımlar düzeliyor ve ya açıklanıyordur. Ya da kitaptan anime yaptıkları için bazı kesintiler mevcuttur. Bunlara bir şey diyemem tabii. Ben sadece izlediğim 25 bölümlük animeden yorum yaptım.


Diğer izlediğim animelere dair spoilersız kısa tanıtımları bulabileceğiniz link ile bitiriyorum konuyu
https://sonsuzedit.blogspot.com.tr/2016/05/anime-tantmlar.html